Fallout evreni, serinin eski takipçileri başta olmak üzere birçok kişi tarafından her yeni oyunda biraz daha renkli ve sevimli bir hale getirilmesi gerekçesiyle eleştirilir. Bu eleştiriler kısmen haklı olsa da, yeni çıkan Fallout oyunlarında öylesine ürpertici, öylesine iç karartıcı ortamlar vardır ki, değme korku türü oyunlara taş çıkarırlar. 2016 yılına damgasını vuracak yapımların başında gelen Fallout 4 de hayli ürkütücü mekanlarıyla akılları baştan alacak. Oyunda uzun süreli yolculuklara çıkmadıysanız, bu yazıyı okumanızı öneririz. Zira bazı mekanlara hiç uğramak istemeyebilirsiniz.
1. Hopesmarch Pentekostal Kilisesi
The Glowing Sea civarında bulunan kilisenin yarısı yer altına gömülmüş durumda. Gayet tekinsiz olan bu mekanda çeşitli hayaletlerin olduğu söylentisi dolaşıyor. Hatta bu hayaletlerin, atom bombasının patladığı esnada kilisedeki ayine gelen kişilere ait olduğu da belirtiliyor.
2. Terk Edilmiş Kulübe / Federal Gözlem Merkezi K-21B
Bethesda’nın hikaye anlatımını derinden hissettirdiği ürkütücü ortamlardan biri de burası. Radyasyondan kaçmaya çalışıp kaçamayanların ve her şeye rağmen radyasyonun ölümcül etkisine maruz kalan kişilerin cesetleri, kasvetli havayı perçinliyor. Kulübeden içeri girmeden önce derin bir nefes almayı unutmayın.
3. Büyücülük Müzesi
Bastığınız yere dikkat edin ve sessiz olmaya gayret gösterin. Burası sıradan bir yer değil ve hiç ummadığınız anda karşınıza Deathclaw’lar çıkabilir. Kendinizi müzede sergilenen sahnelere kaptırmanız mümkün, ancak her an eliniz tetikte olsun.
4. Pickman Galerisi
Korkunun gerçek anlamda kitabını yazmış olan H.P. Lovecraft hikayelerinden fırlamışçasına bir yapıya sahip galeri, tüylerinizi diken diken edecek. Galeride sergilenen eserler, bir seri katilin kendince en sanatsal tutkusunu yansıtıyor: Yağmacıları öldürmek ve onları parçalamak. Silent Hill tarzı meşum atmosferli oyunları seviyorsanız, buraya uğrayın.
5. Parsons Akıl Hastanesi
Birçok oyundaki akıl hastanesi klişelerini çöpe atın. Son derece güzel tasarlanmış ve zengin bir mimariyle süslenmiş olan bu akıl hastanesinin her yanından uğursuzluk akıyor. Akıl hastanesinin derinlerinde yapmanız gereken ufak tefek görevler de var. Fallout evreni, sizi her saniye daha da derinlere çekmek arzusunda.
6. Fens Sokağı Kanalizasyonu
Bunca ürkütücü ortamdan etkilenmediyseniz bir de burayı deneyin. Pickman galerisini ortaya çıkaran seri katilin vahşetiyle yarışmak istercesine delilikler yapan Fens Hayaleti (Phantom of the Fens) kurbanlarını seçerken hiçbir şekilde sınır tanımıyor. Tahminlere göre 200 yaşında olan hayalet, yeni kurbanlar arayarak katliamlarına devam ediyor.
7. Güçlü Canavar
Yalnızca Fallout 4 evreninde değil, tüm bilgisayar oyunlarında Monster olarak adlandırılan bu canavar; en zorlu grafiklere sahip oyunları, en yüksek çözünürlük ve detay seviyelerinde bile rahatlıkla çalıştırabilmesiyle ünlü. Eğer siz de en akıcı ve üst düzey oyun deneyimini yaşamak istiyorsanız Monster oyun bilgisayarlarını tercih edin.
İlk başlar için evet, birçok ürkütücü yer var. Oyunun sonlarına doğru gerilim seviyesi mario ile aynı oluyor. Çok güçlü olunca bitiyor oyun. Bir benzerini Skyrim'de de oldu. Sadece don ile yumrukla ejderha kestim yani dövdüm. :)