1/3

Empire: Total War

Akhun Aktosun 3.06.2010 - 12:31
Savaş alanında devrim yapmaya hazır olun. Denizler de bu devrime dahil!
2000 yılında çıkan Shogun: Total War’dan sonra Creative Assembly, birbiri ardına çıkardığı Total War serileriyle iki farklı oyun türü olan RTS (gerçek-zamanlı strateji) ve sıra-tabanlı stratejiyi leziz ve akıl dolu bir şekilde harmanlamayı başardı. Total War oyunları, şövalyelerin ve kralların çağında koskoca bir ülkeyi ve o ülkenin ordularını yönetmenizi, müttefiklerinizi seçmenizi, kısacası tarihi yeniden kendi kafanızdaki haliyle oluşturmanızı sağlıyor. Total War oyunlarından herhangi birini oynuyorsanız, ülkeyi yönetme şekliniz size kalmış. İster politik bir ülke olun ve müttefiklerinizle masa başında dünyaya hükmetmeye çalışın ister “zafer süngünün (bu durumda kılıcın) ucundadır” felsefesi ile size tehdit oluşturan her ülkeyi katledin.

Deniz savaşları

Total War serilerinin en sonuncu halkası olan Empire Total War, önceki oyunların aksine yakın tarihi konu almıyor. Diğer yandan Rome: Total War kadar eskiye de dayanmıyor. Empire: Total War’ın konusu 18. yüzyıl olacak ve Fransız devrimini, Amerika’nın bağımsızlık savaşını bizlerin oynama fırsatı verecek. Oyundaki en güzel yeniliklerden biri de deniz savaşlarını birebir olarak oynayabilmemiz olacak. “Tüfek icat oldu mertlik bozuldu” cümlesini belki de tam anlamıyla yaşayacaksınız çünkü 18. yüzyılın en önemli olaylarından biri tüfeğin icat olması. Yönettiğiniz ülke teknoloji olarak geride kaldıysa ve düşmanlarınız tüfeği çoktan icat ettiyse işiniz oldukça zor olacak. Anlayacağınız Empire: Total War, emperyalizmin oluşumunu gözler önüne serecek ve herkese kendi emperyalizmini kurmasını sağlayacak. Creative Assembly’nin kurucularından Mike Simpson, yeni oyunun geçtiği tarihin, içerisinde bulunduğumuz dönem açısından en iyi seçim olduğunu söylemesi de zaten 18. yüzyılın tarihte ne kadar önemli bir yere sahip olduğunun bir göstergesi.

Konu olarak böyle önemli bir yüzyılı alması, Empire: Total War’ı daha da çekici kılıyor. Avrupa tarihini birebir olarak yaşama, hatta yeniden yazma düşüncesi bir çok oyuncuyu oturduğu yerde delirtmeye yetiyor. Liderliğiniz, hırsınızı büyük ölçüde ateşleyecek ve tüm Avrupa’ya sahip olmak isteyeceksiniz. Eğer İskandinav taraflarında bir ülkeye sahipseniz, Akdeniz’i ele geçirmek için bir çok deniz savaşlarını tecrübe edeceksiniz demektir. Tabi Amerika’yı unutmamak gerek. O sırada bir de Fransız ihtilali olur ve Avrupa iyiden iyiye karışırsa? En küçük bir kıvılcım bile büyük bir savaşı tetikleyebilecek, bir çok zaman komşunuza bile tam kuvvet saldırmak zorunda kalacaksınız. Hem de bütün bu heyecan verici olayları oturduğunuz yerde yaşayacaksınız. Gerçekten 18. yüzyıl tarihine baktığınızda Avrupa’da bir çok ülkenin birbirine tahammülü kalmamış ve en küçük şeyler bile bahane edilerek devasa savaşlar yaşanmıştı. Bütün bunların deneyimini yaşamak ise nasıl bir duygu olacak herkes merakla bekliyor.