1/2

Elder Scrolls V: Skyrim - Dragonborn (DLC İnceleme)

Mert Günhan 11.02.2013 - 18:19
Solstheim'a geri dönüyoruz...
Platformlar PC, PlayStation 3, XBox 360
Elder Scrolls V: Skyrim - Dragonborn (DLC İnceleme)
  • Yapımcı - Yayıncı Bethesda Softworks - Bethesda Softworks
  • Çoklu Oyuncu: Yok
  • Oyun Türü: Role Playing Game
Merlin Puanı 95
Artılar İnanılmaz sürükleyici hikaye, bambaşka fakat bir o kadar tanıdığımız bir kıta, bambaşka Morrowind tadı, bol bol Cthulhu mitosundan esinti.
Eksiler Tadı damağınızda kalıyor, bitmesin istiyorsunuz
Editörün notu: Bu yazı Morrowind ve Skyrim oynamamış insanlar için oldukça büyük spoilerlar içermektedir, eğer bu oyunları oynamadıysanız zaten Dragonborn ile işiniz ne diye sormak istemiyorum fakat oynamadıysanız okumasanız daha iyi.

“Solstheim, Vvardenfell adasının Kuzey Batısında, Skyrim’in Doğu yakasında bulunan bir adadır. İklimi Skyrim’in iklimine oldukça benzer olmasıyla birlikte adanın madenleri meşhurdur, o kadar meşhurdur ki zamanında İmparatorluk buraya yerleşip bu madenler üzerinden ticaretinin büyük bir kısmını gerçekleştirmiştir.

Indoril Nerevar (ayımız ve yıldızımız) , Dagoth Ur’u Kızıl Dağ’da bozguna uğrattıktan sonra Mournhold’a gidip, Morrowind içinde Tribunal’ın sahte tanrılığına son vermiştir (Azura onu kutsasın ve Dunmer halkından yıldızını esirgemesin)

Bu olaylardan sonra Şampiyon Nerevarine, Av’ın Daedrik Prensi Hircine’nin oyununa gelip Büyük Av’a katılmış, Solstheim’i Hircine’nin etkisinden kurtarmıştır.

Bazı söylenceler Indoril Nerevar’ın (ayımız ve yıldızımız) Akavir’e gittiğini ve bir daha asla haber alınamadığını söyler.

Nerevarine’in kaybolmasından sonra Solstheim adasını imparatorluktan kurtarmak isteyen Nord’lar adaya sürekli olarak seferler göndermişlerdir. An-Xileel, Oblivion savaşında Mehrunes Dagon’u kendi cephesinde bozguna uğratıp Morrowind’i işgal ettiğinde anayurtlarından kaçan Dunmer halkının çoğu Solstheim’e yerleşmiştir.

Kızıl Dağ patlayıp Dunmer kültürünü ve Vvardenfell’in dört bir yanını yok ettiğinde ada Nord’lar tarafından cömertçe Kara Elf’lere verilmiştir.”

                                    
                                Legate Justianus Quintius


Elder Scrolls V: Skyrim - Dragonborn (DLC İnceleme)

"Septim soyunun son üyesi Martin Septim’in Oblivion işgalini önlemek için son nefesini verdiği an Nirn’de dördüncü çağ başlar. Dördüncü çağın başlangıcından tam olarak 200 yıl sonra ise Alduin ve ejderhaları Nirn’e geri döner, onların karşısında ise sadece tek bir kişi durmaktadır, Nirn’de kalan son Ejder Doğan; Dovahkiin.

Dovahkiin Alduin’i durdurmak için Hrothgar tepesine çıkıp antik gri sakallardan ejderlerin nefesinin dilini yani Thu’uum’u öğrenir. Akatosh tarafından ölümlülere bahşedilen bu hediye sayesinde Dünya-Yiyen Alduin’i durduran Ejder Doğan, bu hadiseden sonra efsanevi vampir avcıları ve Molag Bal’ın bizzat yarattığı vampir klanı Volkihar ailesinin arasında kalır.

Volkihar olaylarının sonunda neler olduğu çok bilinmemekle birlikte, Dovahkiin’in anahtar bir role sahip olduğu Skyrim halkı tarafından bilinmektedir.

Tam bu dönemlerden sonra, sakin bir hayat yaşayacağını düşünen Dovahkiin, pek çok macera, pek çok hikaye yaşadıktan sonra, bir gece gözünü açtığında maskeli bir grup tarafından suikast girişimine uğrar. Bu maskeli grubu sorgulayıp “Miraak” adında bir adama çalıştıklarını öğrenen Dovahkiin’in yolu, bu sefer pek çok gizem perdesiyle çevrili Solstheim adasına düşer, aynı Indoril Nerevar’ın (ayımız ve yıldızımız) bir zamanlar düştüğü gibi."

                                        Tarihçi Esbern


Elder Scrolls V: Skyrim - Dragonborn (DLC İnceleme)


"Macera yaşarken yanımda güzeller güzeli Serana olmadan rahat edemiyorum"
"Peşimde olanların liderinin adı “Miraak” idi, bu isim bana hiçbir şey çağrıştırmasa bile bu Miraak’ın bulunduğu Solstheim adasına gitmem gerektiğini biliyordum, kemiğimde, iliklerimde ve kanımda benimle ilgili tamamlanmamış bir şeylerin orada biteceğinin farkındaydım. Alduin sadece bir şeylerin başlangıcıydı, Paarthurnax’ın bana daha önce söylediği gibi; hangisi daha iyiydi? İyi doğmak mı yoksa kendi içindeki şeytanları çaba sarfederek yok etmek mi?    

Bir şeylerin geldiğini biliyordum, bu “Miraak” benim için yeni bir hikayenin başlangıcı ya da sonu olacaktı, Alduin’in peşinden gittiğim sırada karşılaştığım bir sesi her gece rüyalarımda tekrar duymaya başlamıştım, ne olursa olsun, Serana ile birlikte o gemiye binerken içimdeki bütün şüpheler ve pişmanlıklar bir bir yok oldu, kaderimi yaşıyordum, her Dovahkiin’in yaşadığı gibi."

                                        Dovahkiin