Artılarİçerisinde bir çok mod bulundurduğu için bitirme süresi epey uzun. Oyun bir kaç gün boyunca keyifle oynanabilecek kadar eğlenceli.
EksilerBaşarısız grafikler, oldukça yapay gözüken tasarımlar ve detaydan uzak çizimler. Gerçekçi olmayan ses efektleri. Saldırıların hep aynı bölgede cereyan etmesi...
Son zamanlarda sıra tabanlı stratejilere hasret kalmıştık. Piyasadaki
RTS’lerin bolluğu göz önüne alınırsa, TBS(Turn Based Strategy) bulmak,
samanlıkta iğne aramaya dönmüştü. Çünkü sıra tabanlı strateji oyunu yapmak, her
daim zordur. Öyleki RTS’lere oranla TBS’lerde daha çok stratejik zekanızı
kullanırsınız. Tıpkı satranç oynar gibi oynanan bu oyunlar, gerektiği kadar
zekaya hitap etmezse, sonları her daim aynı olur. Hatta bazıları en kısa sürede
uninstall rekoruna bile imza atabilir(!) İşte böylesine hassas bir konudur, sıra
tabanlı strateji oyunları. Şimdi elimizde, bu türe gelen son halka olan
Domination var!
Sen başla. Yok yok sen başla...
Domination açılır açılmaz, tıpkı Command&Conquer Generals gibi hareketli bir
menüye sahip. Çünkü arka planda, oyunun içerisinden alınmış savaş sahneleri
gösteriliyor. Güzel bir ayrıntı olmasına karşın, düşük sistemli kullanıcılar
için biraz azap çektirebilir. Single Player’a tkladığınızda karşımıza sırasıyla;
antenman, senaryo, dünya savaşı, kariyer, ani saldırı ve hikaye modu çıkıyor.
Oldukça fazla seçeneğe sahip olduğumuz oyunun, mod’larını kısaca ve sırayla
tanıyalım.
Seç seçebilirsen
Traning bölümü artık her oyuncunun aşikar olduğu, alışma ve antrenman bölümü
olarak belirtilebilir. Ancak Domanation, içerisinde çok fazla ayrıntı
barındırmadığı için, burayı atlayarak ta oyuna başlayabilirsiniz.
Scenarios’a geldiğimizde ise karşımıza birbirinden zorlu görevler geliyor. Her
birinin farklı senaryosu olduğu gibi ortalama olarak ne kadar sürebileceği de
belirtilmiş. Ayrıca burada ırk seçmemiz de söz konusu değil. Senaryoya göre
hangi birlikle oynamamız gerekiyorsa onunla oynuyoruz. Yeni başlayanları biraz
zorlayabileceğini düşündüğüm bu kısım, oyuna alıştıktan sonra ki hedefiniz
olsun.
Gelelim World War’a. Senaryoya nazaran daha az harita olan bu seçenekte,
isterseniz hangi kuvveti seçeceğinize karar verebiliyorsunuz. Zorluk
seviyelerinin olduğu yelpazenin de geniş tutulduğu bu bölümün başında,
birimlerinizin konumunu ayarlayabiliyorsunuz
Career, oyunun bir bakıma hikaye bölümü de sayılabilir. Çünkü burada seçtiğiniz
ırk ile sıralı bölümler oynamaya başlıyosunuz. Eğer zorluk seviyesini düşükte
tutarsanız, kariyer ile oyuna kısa sürede alışabilirsiniz.
Assault’ta ise 4 adet bölüm mevcut. Bunlardan herhangi birini seçip, oyuna
başlıyoruz. Karşımıza gelen ekranda, Resource puanlarımız var. Haritada
işaretlenmiş yerlere, sol tarafta açılan bar’dan dilediğimiz birimi koyuyoruz.
Ancak haritaya eklediğimiz her birim, bizim kaynaklarımızı(Resource) azaltıyor.
Bu yüzden etkili ve stratejik bir yerleşim yapmalısınız.
Campaigns’e geldiğimizde, hangi tarafta oynamak istediğimizi seçip, bölüme
başlıyoruz. Burada birimlerinizi haritaya dilediğiniz gibi yerleştiremiyorsunuz.
Aksine önceden planlanan yerlerinde başlıyorlar. Bu bölümde tıpkı kariyer gibi
sıralı görevler halinde ilerliyor. Ancak buradaki önemli noktaların başında
generaliniz var! Görevlerinizi tamamlarken onun ölmemesine özen
göstermelisiniz...