Zaferin yolu savunmadan geçer, hata ise mutlak ölümdür!
PlatformlarPlayStation 3
Yapımcı - YayıncıFrom Software - Atlus
Çoklu Oyuncu: Var
Oyun Türü: Aksiyon,Aksiyon
Merlin Puanı90
ArtılarMüthiş kaliteli bir oyun, insana bir şeyler başardığını hissettiriyor, çevrimiçi iletişim adeta devrim niteliğinde, hikaye sunumu çok iyi, sürekli oynama isteği oluşturan oyun yapısı, uzun mu uzun oyun süresi
EksilerOyun çok zor, hatta zor kelimesi oyunun zorluğunu anlatmaya yetmiyor, save sistemi insanı insanlıktan çıkartabilecek düzeyde, sabırlı biri değilseniz oyunu almanızla değiştirmeniz bir olur, çok fazla bug var, zaman zaman yaşanan frame sorunları
Son bir yıldır takip ettiğim bir oyundu Demon’s Souls (DS), aslında PS3’e
özel olarak geliştirilmesine rağmen, birçok PS3 sahibinin dahi bu yapımdan pek
haberi yok. Ama PS3’ün bu nesildeki en büyük eksiği olan RPG konusunda, “Tamam
sorun yok, ben varım” diyen ve bunun kuru gürültü olmadığını gösteren, sessiz
sedasız gelen etkileyici bir yapım. Henüz Amerika ve Avrupa’da çıkmadığı için
birçok oyun severin bahsettiğim gibi haberi yok; haberi olanlarda ne yazık ki
İnternet üzerinden alışveriş yapamıyorlarsa, oyunu bulmaları oldukça zorlaşıyor.
Ancak çıkmadan önce yapılan iddialı açıklamalar ve bir oyunda olmasını en çok
istediğim devasa ölçülerdeki yaratıkların DS’da kol gezmesi, bu oyunu alma
konusundaki dürtülerimi iyice havaya soktu. Aslında batı ülkeleri için çıkacak
olan versiyonuna kısa bir zaman kalsa da, elime fırsat geçince hemen
değerlendirdim ve oyunun Asya versiyonunu edindim. Bu versiyonun için de (Japon
değil, Çin ve Kore) İngilizce ses desteği de olduğu için, açıkçası ortada oyunu
rahat rahat oynama dışında bir problemde kalmamıştı. Ben de ileride oyunu
alacaklara yardımcı olması için, incelemeyi detaylı makale tarzında hazırladım.
Oyuna başladıktan 14 saat sonra…
-Bu sefer başaracağım sanki… Zaten başarmalıyım da yani, sabahtan beri aynı
yerdeyim! -Sadece iki darbe kaldı. -Evet, ilk darbeyi indirdim, süper gidiyorum, bir kere de daha açık ver işini
bitireyim. Hadi, hadi, hadi… -Ooo hayır yine mi yaa! Nasıl kaçamadım ben bu darbeden? -Daha kaç kez deneyeceğim! 27’inci kez ölüyorum. -Üfffff… -Hadi ölmek neyse de, o ruhu tekrar almam gerekiyor şimdi… -8200 küsur Soul vardı yaa, keşke Nexus’a dönseydim!... -Ama ne olursa olsun yem etmem o Soul’ları kimseye… -Tabii ilk olarak biraz daha Soul Level kasmam lazım, bu böyle olmayacak
anlaşıldı! -Neredeydi bu Red Eye Knight, iyi Soul veriyordu bu eleman…
Bir ruhum vardı, da neredeydi bu yahu? Sanırım kaybettim…
PS3’ün başına büyük bir heyecanla oturarak, yapımcı firmanın sürekli bahsetmiş
olduğu “Zor” oyun yapısını fena halde merak ediyordum. Oyun güzel bir
sinematikle başlıyor ve bize hikaye hakkında kısa bir bilgi verse de, tam olarak
ne olup bittiğini yapımın ilerleyen anlarında öğreniyoruz. Ama DS’in genel
değerlendirme faslına geçmeden önce şu hikaye işini aradan bir çıkartalım.
Oyunumuz Boletaria adında bir krallıkta geçiyor. Burası herkes salak bir tek ben
zekiyim mantığını benimsemiş Allant adında bir kral tarafından yönetiliyordur.