1/2

Commandos Strike Force

Erdem Maşlak 3.06.2010 - 12:31
Komando dediysek, o kadar da değil!
İkinci Dünya Savaşı konulu oyunların en çok sevilenlerinden Minik Komandolarımız ile tekrar karşılaşmamıza az kaldı. Minikler, minnacıklar ama yaptıkları iş çok büyük. Koca savaşın kaderini kökten değiştirebiliyorlar ve yapmaları istenen işi de en ufak bir pürüz çıkarmadan bitirmeleri lazım. Önceki üç oyun bize bu atmosferi oldukça iyi yaşatmıştı ve taktik gereği sessiz olmamızı, doğru anda doğru şeyi yapmamızı ve sırf bunlar yüzünden aynı bölümü defakez oynamamızı gerektirmesi bile o kadar göze görünmemişti. Seri genel olarak zordu ve yapımcılar sanki savaşta yaşanan zorluğu bize oyun içerisinde yaşatmaya çalışmışlardı. İzometrik görüş açısından oynadığımız üç oyun da birbirinden zordu. Burada birbirinden farklı kabiliyetlere sahip komandoları kullanarak düşman hattına sızmaya ve çeşitli görevleri gerçekleştirmeye çalışıyorduk. Son oyunda değişen tek şey kamera açısı: Commandos dendiğinde akla gelen neredeyse imkânsıza eşitlenen zorluk düzeyi kendini koruyor.

Bence de sence

Birinci kişi görüş açısının seriye neler kazandırabileceği oyunun duyuruluşundan beri tartışılıyordu ve en nihayetinde demo internette yayınlandı da sorularımızın çoğu açıklığa kavuştu. Önceki oyunların aksine Strike Force’da sadece üç kahramanımızla mücadele ediyoruz. Bunlar: Spy, Green Beret ve Sniper. Hatırlayacağınız üzere her kahramanın kendine özgün kontrolleri ve silahları var. Spy gölgelerden ilerleyerek düşmanlarına kendini fark ettirmeden sinsice yaklaşıp alaşağı edebiliyor; Green Beret ağır silahları kullanabiliyor; Sniper ise tüm düşmanlarını gözünden vurarak indiriyor. Demo içerisinde üç karakteri de kullanma şansımız var. Sorunsuzca yüklediğimiz demonun ardından single player kısmında iki farklı bölüm karşılıyor. Birinde aynı anda hem Green Beret’i hem de Sniper’ı kontrol edebiliyorken, diğerinde sadece Spy ile ilerleyebiliyoruz. İki kahramanı birden kontrol ettiğimiz bölümde tekneyle bir Nazi karargâhına yanımızda birkaç asker ile baskın düzenliyoruz; diğerinde ise Spy ile beraber bu kez gece vakti bir Nazi kampına sızmaya çalışıyoruz.

Oynamamıza izin verilen iki bölümde genel olarak Commandos yapısına uygun harita tasarımı dikkat çekiyor. Bundan önceki diğer üç oyunun da yapımcılığını yapan Pyro Studios kendileri için standart bir işi burada da ortaya koymuşlar; diğer oyunlardaki genel kalite burada da mevcut. Genel malzemeye dokunmadan FPS açısından aynı şeyleri ortaya koymayı düşünen Pyro’dan açıkçası normal bir davranış bu. Lakin gelin görün ki Commandos gibi bir seriye imza atan ve Imperial Glory ile Praetorians gibi hatırlanası oyunları üreten bu firmanın FPS dalında herhangi bir geçmişi yok. Hatta yaptıkları tüm oyunlar da işte bu saydıklarım. Fakat oyun içerisinde bunun çok büyük bir eksiğini hissetmiyoruz.