Bloodborne 60 FPS Modu Sony Tarafından Engellendi

FromSoftware’ın kült oyunu Bloodborne, hayran yapımı bir 60 FPS modu sayesinde yıllardır daha akıcı bir deneyim sunuyordu. Ancak Sony, modun yaratıcısı Lance McDonald’a telif hakkı ihlali gerekçesiyle bir DMCA bildirimi göndererek modun internetten kaldırılmasını talep etti. McDonald, 31 Ocak’ta yaptığı açıklamada, mod için paylaştığı tüm bağlantıları kaldırmak zorunda kaldığını duyurdu.

Bloodborne Modu Neden Hedef Alındı?

Lance McDonald, 2021 yılında PlayStation 4 için geliştirdiği bu mod ile oyunun 60 FPS’de çalışmasını sağlamıştı. Özellikle Bloodborne’un resmi bir performans güncellemesi veya PC sürümü bulunmadığı için bu mod, hayranlar arasında oldukça popüler hale gelmişti. Ancak Sony’nin yıllar sonra bu modu hedef alması, şirketin oyunun bir remaster veya yeniden sürümünü hazırladığına dair spekülasyonları da beraberinde getirdi.

McDonald, “Bugün Sony Interactive Entertainment adına bir DMCA bildirimi aldım. Bu nedenle internette paylaştığım tüm bağlantıları kaldırdım.” diyerek modun artık erişime kapalı olduğunu doğruladı. Ancak bu gelişme, modun daha önce indirip kullanan kişiler için geçerli olmadığından, mod hâlâ topluluk içinde bir şekilde kullanılmaya devam edebilir.

Sony’nin bu hamlesi, hayranlar arasında Bloodborne’un bir remaster sürümünün veya PC’ye taşınmasının yakın olduğu umutlarını artırdı. Ancak Sony’den bu konuda herhangi bir resmi açıklama yapılmadı. Bloodborne, 2015 yılındaki çıkışından bu yana yalnızca PlayStation 4’te bulunuyor ve daha yüksek performans isteyen oyuncular için bir güncelleme yapılmamış durumda.

Hayranlar, oyunun gelecekte daha geniş bir kitleye sunulmasını beklerken, modun kaldırılması topluluğun büyük bir kesiminde hayal kırıklığı yarattı. Bu durum, büyük oyun şirketlerinin mod geliştiricilere karşı sıkı telif politikalarını bir kez daha gündeme taşıdı.

Bloodborne’un resmi bir performans güncellemesi alıp almayacağı belirsizliğini korurken, Sony’nin bu müdahalesi oyunun potansiyel yeni sürümleri için bir hazırlık mı, yoksa yalnızca telif haklarını savunma mı olduğu sorularını da beraberinde getiriyor.