Noran’da savaş bir türlü durulmuyordu. İnsanlar ve elf’ler, Beast Horde
tarafından sürekli olarak tehdit ediliyor ve çeşitli saldırılarla zor durumda
bırakılıyordu. En sonunda, bu kaos ortamı, sonuçları pek de hoş olmayacak bir
savaşı doğurur. Beast Horde’ların insanlara karşı başlattığı bu savaş, birçok
şeyin değişmesine ve hatta daha tehlikeli yeniliklerin de olayın içine girmesine
sebep olacaktır, örneğin The Fallen gibi. Artık gerçekten hiçbir yer güvenli
değildir ve üstelik düşmanlar da çoğalmıştır. Artık güvenebilecek sadece bir tek
kişi var; siz Lordum!
Akın akın geliyorlar
Armies of Exigo, uzun zaman önce duyurulmuştu ve basın açıklamalarının yanında
ilk tanıtımlarına bakıldığı zaman, etrafı sallayacak bir RTS olarak tahmin
edildi. RTS’nin alışılagelmiş birçok öğesinin, karşımıza daha geliştirilmiş ve
modern bir biçimde çıkmasını bekledik. Armies of Exigo’yu oynamaya başladıktan
sonra, maalesef bu beklentilerin aksine, türe yeni hiçbir şey katmadığını, hatta
birkaç sene öncesinin RTS’lerinin grubuna dahil olabileceğini gördük. Bu
yorumlar, Armies of Exigo’nun kötü bir oyun olduğu anlamına gelmiyor ama
beklediğimiz ya da istediğimiz gibi bir yapım olmadığı da apaçık ortada.
Armies Of Exigo, Noran isimli bölgede geçiyor. Giriş paragrafında da
bahsettiğimiz üzere, insan ve elf ırk’ları, Beast Horde’lar tarafından devamlı
rahatsız edilirler. Oyun da, en sonunda patlak veren savaş ve The Fallen’ların
ortaya çıkmasından sonraki süreçleri konu alıyor. İnsanlar ve elf’leri aynı çatı
altında değerlendirirsek, Beast ve Fallen’larla birlikte 3 taraf bulunuyor. Bu 3
tarafı içeren toplam 36 görev boyunca mücadele edeceğiz. Farklı ırklar içeren
RTS’lerde rastlayabildiğimiz gibi, Armies Of Exigo’daki ırkların birbirlerinden
farklı birimleri ve özellikleri bulunuyor, bu da farklı avantaj ve
dezavantajların olması anlamına geliyor. Beast’ler, ogre gibi yaratık-vari bir
cinsten, Fallen’ler ise böceğe benzer birimlerden meydana geliyorlar.
Armies of Exigo’da gerçekten etkilendiğim kısımlardan birisi, başlangıç demosu
ile birlikte ara demo’lar. Gayet etkileyici ve kaliteli biçimde hazırlanmışlar,
çok güzel görüntüler içeriyorlar. Armies of Exigo, multiplayer’ın dışında, tek
kişilik oyun içerisinde bize aşırı fazla seçenek sunmuyor. Oyuna alışmak için,
Tutorial bölümünü oynayabiliriz ama bu bölümü ben eksik buldum. Temel yapmamız
gereken şeyleri gösterse de, ana oyuna geçtiğimiz zaman bazı gösterilmesi
gereken şeyleri kendimiz keşfetmek zorunda kalıyoruz ve bunları sonradan
öğrenmemiz kritik noktalarda hatalar yapmamıza sebep olabiliyor. Belki
yapımcılar, bazı detayları bizim keşfetmemizi istemiş olabilirler ama yine de bu
kritik noktalarda işimize yarayacak olan kısımların da, daha önceden bize
gösterilmiş olması iyi bir fikir olurdu.
Tek kişilik oyun, campaign kısmından oluşuyor ve sırayla giden bir görevler
dizisini takip ediyor. Burada tek tek görevleri oynarken, bir yandan da
hikayenin ardı arkasını getirmeye çalışıyoruz. Ana ekrana geldiğimiz zaman,
artık her RTS’den ezbere bildiğimiz bir ekran ile karşılaşıyoruz. Kaynakların ve
birimlerin gösterildiği tüm yerler belli ve eski RTS oyunlarındakilerin hemen
hemen aynısı.Aslında böyle bir standart'ın oturtulması, bir bakıma da oyuna
alışma konusunda bize kolaylık sağlayabiliyor. Üstten, klasik RTS görünüşünde
oynadığımız Armies Of Exigo’nun grafikleri gayet temiz ve göz yormuyor. Demin de
belirttiğimiz gibi, oynarken kullanacağımız opsiyonların yerleri gayet kolay ve
kullanışlı biçimde karşımızda oluyorlar.