1/3

World of Warcraft Tarihi - Yeni Dünya 2

Özgür Yıldız 16.03.2013 - 13:53
World of Warcraft tarihi, "Yeni Dünya" kısmının ikinci bölümüyle devam ediyor.
İkinci bölümü “Yeni Dünya”ya geçtiğimiz World of Warcraft tarihi devam ediyor. Bu hafta Yeni Dünya'nın ikinci kısmı "Tirisfal'in Koruyucuları" ve "Ironforge - Cücelerin Uyanışı" isimli bölümleri okuyacağız.

Önceki bölümlere buradan ulaşabilirsiniz:

World of Warcraft Tarihi - Mitler 1: Yaratılış & Titanlar ve Sargeras'ın İhaneti
World of Warcraft Tarihi - Mitler 2: Eski Tanrılar ve Azeroth'un Düzenlenmesi & Dragonflight'ların Görevlendirilmesi
World of Warcraft Tarihi - Mitler 3: Uyanan Dünya ve Sonsuzluk Kuyusu & Kadimlerin Savaşı
World of Warcraft Tarihi - Mitler 4: Dünyanın Ayrılması & Hyjal Dağı ve Illidan'ın Hediyesi
World of Warcraft Tarihi - Mitler 5: Dünya Ağacı ve Zümrüt Rüyası & Soylu Elfler’in Sürgünü & Gözcüler ve Uzun Nöbet
World of Warcraft Tarihi - Yeni Dünya 1: Quel'Thalas'ın Kuruluşu & Arathor ve Troll Savaşları

Tirisfal’in Koruyucuları

Aşağıdaki bölüm, Warcraft: Orcs & Humans oyunundan 2700 yıl önce geçmektedir. Bölüm Stormwind Keep’teki Royal Library’de, Dalaran’daki Filthy Animal’ın ikinci katında ve Sunreaver’s Sanctuary’de, Karazhan’daki The Guardian’s Library’de bulunan “The Guardians of Tirisfal” adlı kitaptan alınmıştır.

Troll’lerin kuzey topraklarında yokedilmesini fırsat bilen Quel’Thalas’ın elfleri, yurtlarını tekrar kurmak için çabalarını arttırdılar. Arathor’un zafer kazanmış orduları, Strom’un güney topraklarına geri döndüler. Arathor’un insan topluluğu büyüdü ve gelişti. Krallığının eğer hızlıca genişlerse bölüneceğinden korkan Kral Thoradin, Strom’u Arathorian İmparatorluğu’nun merkezi olarak korudu. Büyüme ve ticarette barış dolu yıllar geçirdikten sonra yaşlanan Thoradin vefat etti ve Arathor’un genç nesline imparatorluğu, Strom’un topraklarının ötesine genişletmesine fırsat sunmuş oldu.

World of Warcraft Tarihi - Yeni Dünya 2

Günümüzde Stromgarde'ın girişi

Elfler tarafından sihir öğretilen 100 kişi ise güçlerini geliştirdi ve büyü disiplinini daha detaylı bir şekilde öğrendiler. İlk başta arzularını dizginleme yetenekleri ve kutsal ruhları dolayısıyla seçilen bu büyücüler, sihirlerini dikkatle ve sorumlulukla icra ettiler. Ancak kendi sırlarını ve güçlerini, bu özelliklerden yoksun yeni bir nesle aktardılar. Genç büyücüler, sihirlerini kendi halklarından daha çok kendi yararları için kullanmaya başladılar.

İmparatorluk yeni topraklara yayılıp büyüdükçe, genç sihirbazlar da güney topraklarına yayıldılar. Mistik güçlerini kullanan sihirbazlar, kendi ırklarını vahşi yaratıklardan korudular ve yeni şehir-devletlerin vahşi ortamda inşa edilmesini sağladılar. Ancak sihirbazlar, güçleri arttırkça daha kibirli olmaya ve toplumun geri kalanından daha ayrı kalmaya başladılar."

Devamı için diğer sayfaya geçiniz.
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>