WoW'un tarihini anlattığımız serinin üçüncü bölümüyle karşınızdayız. Bu bölümde Uyanan Dünya ve Sonsuzluk Kuyusu, Kadimlerin Savaşı'nı okuyacaksınız.
Geçtiğimiz hafta ikinci bölümüyle devam ettiğimi World of Warcraft Tarihi'nin Mitler kısmının üçüncü bölümüyle karşınızdayız. Bu hafta sizlere "Uyanan Dünya ve Sonsuzluk Kuyusu" ile "Kadimlerin Savaşı" bölümlerini anlatacağız.
Uyanan Dünya ve Sonsuzluk Kuyusu Bu bölüm Wetlands’deki Deepwater Tavern’de, Stormwind’deki Royal Library’de ve Tanaris’teki Tavern of Time’da bulunan “The Waking World and the Well of Eternity” isimli kitaptan alınmıştır.
“Orklar ve İnsanlar İlk Savaş’ta karşı karşıya gelmelerinden on binlerce yıl önce, Azeroth dünyası denizin çevirdiği tek bir dev kıta halindeydi. Kalimdor olarak bilinen bu kıta, uyanan dünyanın vahşi elementleri arasında hayatta kalmak için rekabet eden, bir grup farklı ırk ve yaratıklara ev sahipliği yapıyordu. Karanlık kıtanın merkezinde göz kamaştırıcı enerjilere sahip gizemli bir göl bulunuyordu. Sonraları “Sonsuzluk Kuyusu” olarak adlandırılan göl, dünyanın sihirli ve doğal gücünün de gerçek kalbiydi. Dünyanın ötesindeki sonsuz Muhteşem Karanlık’ın güçlerini alan Kuyu, mistik bir kaynak gibi davranarak, güçlü enerjilerini dünyanın dört bir yanına, şaşılacak hayat biçimlerinde hayatı beslemek için yayıyordu.
Sonsuzluk Kuyusu (Well of Eternity)
Zamanla ilkel bir insansı kabile, dikkatli bir şekilde büyüleyici gölün kıyılarına gelmişti. Kuyu’nun ilginç enerjileri tarafından çekilen bu yabani, göçebe insansılar, Kuyu’nun huzur verici kıyılarında küçük evler inşa ettiler. Bir süre sonra Kuyu'nun kozmik gücü, kabileyi etkiledi ve onları güçlü, bilge ve neredeyse ölümsüz kıldı. Kabile kendi ana dillerinde “yıldızların çocukları” anlamına gelen Kaldorei ismini aldı. Gelişen toplumlarını kutlamak için gölün çevresinde muhteşem binalar ve tapınaklar inşa ettiler.
Kaldorei (Night Elves)
Kaldorei, ya da sonradan bilinecekleri isimleriyle Gece Elfleri, Ay Tanrısı Elune’ye taptılar ve kendisinin gün boyunca Kuyu’nun ışıldayan derinliklerinde uyuduğuna inandılar. İlk gece elfi rahip ve kâhinleri, Kuyu’yu doyumsuz bir merakla araştırdılar. Gece elfleri, toplumları büyüdükçe, Kalimdor’u keşfettiler ve diğer sakinleriyle karşılaştılar. Onları durduran tek yaratıklar, kadim ve güçlü ejderlerdi. Bu muhteşem yılansı yaratıkları genellikle inzivaya çekilmişlerdi, ancak bildikleri toprakları potansiyel tehditlerden korumak için ellerinden geleni yaptılar. Gece elfleri, ejderlerin dünyanın koruyucuları olduğunu keşfetmiş, ejderlerin ve onların gizemlerinin rahatsız edilmemesinin en mantıklı hareket olduğunu kabul etmişlerdi.
Devamıiçin diğer sayfaya geçiniz. >>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>