Spider-Man: Miles Morales PC inceleme

Marvel’s Spider-Man: Miles Morales PC inceleme içeriğimizde masaüstü bilgisayarlara gelen PlayStation oyununa yakından göz atıyoruz.

Spider-Man: Miles Morales PC inceleme

Yazın oyunsuz kaldığımız dönemlerde PC sürümü ile karşımıza çıkan Marvel’s Spider-Man, hem konsolu olmayan oyunculara hem de PC’de daha kaliteli bir görsellik ile oynamak isteyenlere güzel bir fırsat olmuştu. Hem orijinal oyun hem de DLC paketlerini içeren ve harika bir şekilde PC oyuncularının beğenisine sunulan Marvel’s Spider-Man oldukça iyi yorumlar almıştı. Şimdi sıra oyunun devam hikayesi olarak karşımıza çıkan ve PS5’in çıkış oyunlarından birisi de olan Marvel’s Spider-Man: Miles Morales’in!

Büyük Güç Küçük Kahraman

Ana hikayenin sonrasında geçen Marvel’s Spider-Man: Miles Morales, Peter Parker’ın eğitmenliği altında kahramanlık yapmayı öğrenen yeni Örümcek Adam’ın hikayesini anlatıyor. Oyunun PlayStation konsolunda çıkan sürümü için ayrıntılı bir inceleme yapmıştım, bu yüzden hikaye kısmına çok değinmeyi planlamıyorum. Kısaca bahsetsek yeterli olacaktır.

Ana oyundaki olayların ardından örümcek güçlerini kazanan ve Peter Parker ile birlikte eğitim gören Miles, “ufak” bir hata sonucu Rhino’nun ve birçok suçlunun kaçmasına sebep oluyor ve etrafı toplamak örümcek ikilisine kalıyor. Ardından Peter “hadi ben tatile kaçtım” diyerek şehri bize bırakıyor ve gidiyor. “Ben de çok batırdım, işi yaparak öğrenmek lazım” demeyi de ihmal etmiyor yeni ve anlamsız bir şekilde aşırı genç gözüken Peter.

Hikaye görünüşte kusursuz gözüken büyük bir şirket patronu ve ona karşı operasyon yürüten Tinkerer’ın yüksek teknoloji kullanan grubu arasındaki bir mücadelenin ortasına bırakıyor bizi. Örümcek Adam’ların kaçınılmaz kaderi olan “önce herkes örümceği ezsin” durumu Miles’ın da başına geliyor ve ortalama 10 saatlik bir maceraya atılıyoruz. 

Daha Işıltılı Bir Macera

Marvel’s Spider-Man: Miles Morales, Peter Parker’a göre biraz daha fazla güce sahip olan Miles ile oynamamızı sağlıyor. Miles’ın yeni güçleri sayesinde biyo elektrik ve görünmezlik üzerine kurulmuş farklı yetenekler kullanabiliyoruz. Bu yetenekler hem dövüşlerde hem de etrafı gezerken işimize yarayacak şekillerde geliyor.

Daha önceki incelememde de söylediğim gibi, stealth özelliklerini zorunlu olmadıkça kullanmıyorum, Miles’ın görünmezlik yeteneğini daha çok düşman sayısı arttığında, başımı beladan kullanmak için kullandım. Biyo elektrik güçleri ise hem görsel hem de işlevsel açıdan muhteşem. Düşmanları elektrik ile havaya kaldırıp yere vurmak, ağ üzerinden elektrik ileterek çarpmak ya da etrafta gezerken kendinizi biraz daha yukarı savurmak için kullanabiliyorsunuz. 

Miles Morales’in bulmacaları orijinal oyundaki sürekli tekrar eden sıkıcı sekanslar yerine daha basit ve hızlı çözülebilir şekilde karşımıza çıkıyor. Oyundan soğutacak derecede sıkıcı yan karakterleri kontrol ettiğimiz gizlilik görevleri ise tamamen gitmiş durumda. Bu kocaman bir artı! Zaten 10 saat oyun, bir de bu görevler olsa düşünemiyorum. Tempo neredeyse hiç düşmüyor.

Geçtiği dönem itibariyle daha karlı ve Christmas ruhunu yaşatan bir New York’ta geziyoruz. Hikaye görevlerinin dışında yapabileceğiniz yan görevler, çevreden toplanabilir nesneler ve durdurulacak suçlar bulunuyor. Bunlar sayesinde yeni yetenekleri ve kostümleri açmak mümkün. Her şeyi elde edeceğim diye uğraşmak isterseniz yaklaşık 16 - 18 saat gibi bir süre harcamanız mümkün. Zorluk seviyesi de bu süreyi etkileyecektir tabii ki.

Oyunu hem klavye - mouse hem de DualSense kontrolcü ile oynadım ve her ikisinde de oldukça keyifli bir oynanışa sahip olduğunu söyleyebilirim. Klavyede tuşların yerlerine alışmak biraz vakit alabiliyor, bunda benim kumanda ile oynamaya alışmamın da etkisi var. Kablo ile bağlayarak kullandığım DualSense ise PlayStation 5 ile aynı performansı veriyor. Hem Dokunsal Geribildirim hem de Uyarlanabilir Tetik özellikleri aktif durumda, üstüne ağ atarken kumandadan gelen sesler de oldukça hoş. Fırsatınız varsa bir deneyin, ağ atarak gezmeyi çok daha keyifli hale getiriyor.

Görsellik ve Performans

PlayStation’ın exclusive oyunları PC’ye getirme konusunda oldukça başarılı işler çıkardığını, önceki oyunlarından biliyoruz. Peki Miles Morales bu başarıyı devam ettirebiliyor mu? Kesinlikle!

Oyun kesinlikle harika gözüküyor. PlayStation 4 sürümünü incelemiş ve PlayStation 5 sürümünü de oynamış birisi olarak, zaten güzel gözüken bir oyunun PC desteğiyle ne kadar daha güzel gözükebileceğini birinci elden görmüş oldum. Christmas dönemindeki New York’ta her yer kar altında, çevrede kutlama süslemeleri parıldıyor, Tinkerer’ın oyuncaklarını kullanan düşmanların mor ışıkları ve Miles’ın elektriği çok daha etkileyici bir biçimde karşımızda.

Ben oyunu RTX 2060 ekran kartı ve AMD Ryzen 7 2700X işlemcisi bulunan, 24 GB RAM sahibi bir PC’de en yüksek ayarlarda rahatlıkla oynadım. Hem 2K hem de 1080p çözünürlükte performansı deneme fırsatım oldu. 2K çözünürlükte en yüksek ayarlarda 20 ile 40 arasında gezinen FPS, ayarları ortaya almam ile 60’a kadar ulaştı, zaten konsol için kullandığım bir ekran olduğundan daha yükseğini desteklemiyor ekranım. 1080p çözünürlükte ise en yüksek ayarlarda sorunsuz bir şekilde yüksek FPS aldım.

Marvel’s Spider-Man: Miles Morales Ray Tracing özellikleri ile öne çıkan bir oyundu ve PC sürümünde de RTX özelliklerini nasıl kullandığını görmek gerek. 1080p çözünürlükte hem RTX Reflections hem de RTX Shadows birlikte açık iken Very High ayarlarda yaptığım denemelerde 26 - 40 arası bir FPS gözlemledim. Oyunu ilk oynadığımda Playstation 4 kullandığım düşünülürse, rahatsız edici bir değer değil. Ayarları düşürerek daha yüksek değerler almayı başardım ama sabit 60 FPS için uygun gereksinimlere sahip değilim zaten.

Tabii ki bu bahsettiğim değerler DLSS teknolojisinin desteği ile aldığım FPS değerleri. Oyun ayrıca AMD FSR 2.1, Intel XeSS ve IGTI gibi diğer seçeneklere de sahip. Özellikle IGTI FPS değerini gözle görülür şekilde arttırıyor ama görsel olarak daha keskin ve göze batan grafikler sunduğu için tercih etmedim.

Tıpkı Marvel’s Spider-Man gibi Miles Morales’in optimizasyonu da gayet iyi olmuş. Ultra geniş ekran desteği sunan oyun, herhangi bir FPS kilidine sahip değil, sınırlar sizin sahip olduğunuz PC özellikleri kadar. Üstelik oyunun en düşük grafik ayarları bile oldukça düzgün gözüküyor, bu da herkesin ulaşabileceği ve oynayabileceği bir oyun olduğunu gösteriyor.

Sonuç

Marvel’s Spider-Man: Miles Morales PC sürümünde harika bir iş çıkarılmış, oyun çok güzel gözüküyor, neredeyse her PC’de çalışabilecek kadar iyi optimize edilmiş, oldukça keyifli bir eklenti paketi olarak övgüleri ve yüksek puanları hakedecek bir oyun. Sahip olduğu en büyük sorun ise bunun bir eklenti paketi değil, tam oyun olarak satılması. Ben de yorumumu buna göre yapmak zorundayım.

Daha önce incelemede söylediğim her şey burada da geçerli, bu oyun bir ek paket olsa ve buna göre tanıtılıp fiyatlandırılsa gönül rahatlığıyla herkese önerebileceğim bir yapım olurdu. Fakat geçtiğimiz yaz çıkan Marvel’s Spider-Man ile aynı fiyat etiketine (50 dolar) sahip olarak çıkan bir oyun için sunduğu içerik ve yenilikler oldukça zayıf, üstelik oyun süresi de çok kısa.

Marvel’s Spider-Man oyununa bayıldıysanız ve daha fazlasını istiyorsanız sizin için ideal bir oyun ama belki bir indirim beklerseniz daha iyi olabilir. Türkiye’de Steam ve Epic Games üzerinden satılan oyunun fiyatı 499 TL olarak belirlenmiş. Ülkemizdeki yeni oyun fiyatlarını düşününce kabul edilebilir gibi ama orijinal oyunun da aynı fiyatta olduğunu ve sunduğu içerik açısından daha zengin olduğunu unutmamak lazım. Tercih tamamen size kalmış.