Dr. Mario World İnceleme

Sadece Nintendo'nun değil oyun dünyasının da maskotu haline gelen Mario, 90'lı yılların başında doktorculuğa da adım atmış ve Mushroom Kingdom'a musallat olan mikropları bir güzel temizlemeye başlamıştı. İlk olarak NES için çıkan ve daha sonra farklı platformlarda da görme şansına eriştiğimiz Dr. Mario bu sefer akıllı telefonlara, üstelik yenilenmiş ve biraz da farklılaşmış bir şekilde geldi.

Dr. Mario World İnceleme

Dr. Mario World an itibari ile hem iOS hem de Android platformuna teşrif etmiş durumda. Biz oyunun iOS sürümünü iPhone X modelinde oynadık ve hem görsel anlamda hem de performans konusunda bir sıkıntı ile karşılaşmadık. Oynanış tarafında ülkemiz için üzücü bir durum da söz konusu. Her ne kadar Nintendo Mario Run gibi popüler bir oyunu ülkemiz marketinde de indirmeye sunmuş olsa da tıpkı Pokemon GO'da olduğu gibi Dr. Mario World malesef ülkemiz mağazalarında, en azından şimdilik yer almıyor.

Oyunun hikayesi aslında oldukça basit. her Mario oyununda olduğu gibi önem oynanışa verilmiş durumda. Mushroom Kingdom sıradan günlerini yaşarken krallığa büyük bir mikrop salgını oluyor. Biz de farklı farklı bölümlerde bu mikropları temizlemeye çalışıyoruz. Tabi ki bu maceramızda Mario oyunlarından aşina olduğumuz birçok karakteri de seçmek mümkün. Hatta Bowser'la bile oynayabiliyorsunuz çünkü bu mikroplar Goomba'lara kadar bulaşmış durumda. Zaten oyunun ana işleyişi de klasik mobil oyunlarda olduğu gibi bir harita mantığına oturtulmuş.

Dr. Mario'nun orjinal versiyonunu oynadıysanız Dr. Mario World'ü açtığınızda önemli bir farklılıkla karşılaşıyorsunuz. orjinal sürümde mikroplar oyun alanına yığılmış bir şekilde karşımıza çıkarken ilaç kapsülleri tıpkı tetris oyununda olduğu gibi yukarıdan aşağı doğru süzülüyordu. Yeni oyunda ise sırasıyla gelen kapsülleri önce çeviriyor ve sonra oyun alanında boşlukta olan bir noktaya bırakarak yukarı doğru süzülmesini izliyorsunuz. Burada dikkat etmeniz gereken nokta ise kapsülü dilediğiniz yere koyabilseniz de daha sonra onun şekline müdehale edemiyor ya da bulunduğu yerden daha aşağı, sağa ya da sola konumlandıramıyorsunuz.

Burada oyunun önemli bir dinamiği de hiçe sayılmış. Açıkçası oyunla ilgili en sevmediğim noktanın da bu olduğunu söyleyebilirim. orjinal oyun zaten tetris temelleri üzerinden işliyor ve zamanında oyuna müdahale etmeniz gerektiği için sizi biraz sinir stres altında bırakıyordu. Yanlış anlaşılmasın, zaten orjinal oyunun en sevilen yanı da buydu. Yeni oyunda ise herhangi bir zaman sıkıntısı yok. Dikkat etmeniz gereken kapsülün doğru şekilde konumlandırılması ve elinizde ne kadar kapsül kaldığı. Bu durum tabi ki yolculuk ya da otobüs gibi alanlarda oyunu oynamayı kolaylaştırmış ama oyunun ruhunu da büyük ölçüde götürmüş diyebiliriz.

Oyun klasik bir şekilde basit bulmacalar ile başlıyor. İlerleyen bölümlerde ise daha komplike kısımlar ile karşılaşıyorsunuz. Bu kısımlar daha çok bir kapsülü koyup patlattığınızda patlamanın sonuçlarını hesaplamak ile alakalı. Çünkü iki renkli kapsüllerden tek rengi patlatırsanız boşta kalan renk yukarı doğru süzülmeye başlıyor. Yani oyun alanında diklemesine konumlanan 2 tane mavi renk mikrop bulunuyor diyelim. Bu mikropların sağ yukarısında ise 2 tane kırmızı mikrop olsun. Kırmızı ve mavi renklere sahip kapsülü yan çevirerek önce mavi mikropları yok etmeniz, boşta kalan ve sürüklenen kırmızı rengi ise diğer kırmızı mikroplara doğru kaymasını sağlamanız gerekiyor. Evet, basit ama anlatımda karmaşık bir yöntem olduğunun farkındayım ama bulmaca yapısı genel anlamda bu dinamik üzerine konumlandırılmış.

Tabi ilerleyen bölümler bu patlatma dinamiklerinin yanı sıra farklı eşyaları da karşınıza çıkarıyor. Patlama etkisi ile bulunduğu alanı temizleyen kaplumbağa kabukları, daha büyük alana etki eden farklı patlayıcılar, tuğlalar ya da kırılmayan alanlar gibi farklı dinamikler ile oyun alanı da zenginleşmeye başlıyor. Ayrıca ilerde kilidi açılan ve topladığınız altınları kullanarak alabileceğiniz eşyalar ile farklı kombolar oluşturmak ya da işi tamamen şansa bırakmak da mümkün.

Dr. Mario World oyununda bir Versus modu da bulunuyor. İlerleyen aşamalarda açılan bu versus modunda farklı bir oyuncuya karşı mücadele ediyor ve daha kısa sürede daha fazla virüs temizlemeye çalışıyorsunuz. Versus modunun oldukça eğlenceli ve oyunun ruhuna daha uygun olduğunu da söylemem gerek.

Dr. Mario World çoğu mobil oyunda olduğu gibibir zaman kısıtlama ve kazancını daha çok bundan elde etme sistemine oturtulmuş. İlk bölümler oldukça basit ama ilerleyen bölümlerde yaptığınız ufak bir hata bile o bölümü en baştan oynamanıza sebep oluyor. Ve bu oynama durumu sınırsız değil. Her bölüme başladığınızda bir kalp harcamanız gerekiyor ve bu kalpleriniz bittiğinde oyun sizi otomatik olarak bir süre beklemeye bırakıyor. Bu süre oyunda ilerledikçe artış göstermeye başlıyor. Yani ya beklemelisiniz ya da kalpleri almak için elinizi cüzdanınıza götürmelisiniz.

Sonuç olarak Dr. Mario World eğlenceli bir oyun. Mobil platformda olduğu için dilediğiniz yerde oynama avantajına sahip. Yine de ödeme yöntemleri ve oyunun eski ruhundan uzak olması biraz canınızı da sıkıyor diyebilirim.