Deliver Us Mars inceleme yazıma başlamadan önce söylemem gerekiyor ki uzun zamandır böylesine keyif alarak oynadığım bir oyun bulmakta zorlanıyordum. Bu biraz da beni sadece eski yapımları oynamaya yöneltmişti. Ancak anlamsız bir şekilde nedense başkar bir gezende, özellikle de Mars'ta geçen bir şeyler oynayabilmek için de çok istekliydim. Önce Invincible denedim, olmadı. Ardından geçtiğimiz günlerde yayınlanan Deliver Us Mars'a bir şans vereyim dedim. Sonuçta önceki oyunu Deliver us Moon, oldukça keyifli bir yapımdı.
KeokeN Interactive tarafından geliştirilip, Frontier Foundry tarafından yayınlanan Deliver Us Mars macera türünde bir yapım. Oyunculara harika bir atmosferik deneyim sunuyor. Selefini düşündüğümüzde bu oyundan da beklentim oldukça yüksek düzeydeydi. Bakalım kızıl gezegene yapılan yolculuk aya yapılan yolculuk kadar ilginç olacak mı?
Deliver Us Mars inceleme
Oyunun hikayesi ilk oyundaki olaylardan birkaç yıl sonra başlıyor ve ana hikayeyi devam ettiriyor. Dünya, insanoğlunun çevresel yıkımı önleme konusundaki ihmali nedeniyle ne yazık ki çöküşün eşiğindedir ve türümüzün tek umudu yıldızlarda yatmaktadır. Kahramanımız, gezegenimize kurtuluş için son bir şans verebilecek değerli kaynakları kurtarmak üzere bir uzay görevinin parçası olur. Ancak bu özel görev, hem kız kardeşini hem de babasını ilgilendirdiği için kahramanımız için kişisel bir nitelik taşıyor. Zira, Kathy'nin mutlu çocukluğu ile başlayıp, babasının yapmakla suçlandığı şeyin sebebini isteyen Kathy'yle devam ediyoruz.
Selefinin olaylarından yaklaşık on yıl sonra, insanlığın geleceği pamuk ipliğine bağlı olmaya devam ediyor. Dünyanın durumu giderek kötüleşiyor, güzel mavi gezegenimiz yaşanmaz bir kayaya dönüşme tehlikesiyle karşı karşıya. Bununla birlikte, Dünya Uzay Ajansı, selefinin komplosundan önce ay kolonisinin sakinlerinin ortadan kaybolduğu üç gemi gemisinden bir yaşam sinyali aldığında bir umut ışığı ortaya çıkıyor.
Deliver Us Mars inceleme
Sinyal Mars gezegeninden geliyor. Bu gemilerin ileri teknolojisinin insanlığın hayatta kalmasını sağlayabileceği umulmaktadır. Sonuçta kolonistler Mars'ta on yıl boyunca dayandılar. Böylece, gemileri Dünya'ya geri getirmek için dört astronotun kızıl gezegene gönderildiği bir kurtarma görevi hızla başlatılır.
Aksiyon ve hikayeye dayalı bölümler, macerayı tamamlamaya yarayan bir sonsözle birlikte dokuz bölümden oluşuyor. Tüm bölümler, çeşitli engellere tırmanıp bunların üzerinden atlarken bulmaca çözme sistematiği üzerine kurulmuş.
Oyunda hikayeyi sunabilmek için bolca sinematik buluyor. Bölümlerin başında, sonunda ve ara sahnelerde bol bol bulunuyorlar. Kimi zaman baş karakterimiz Kathy Johansen'nin geçmişine flashback ile dönerek hem oynanış için yeni yöntemler öğretilirken hem de hikayenin eksik parçaları tamamlanıyor. Bu geçişler oldukça iyi tasarlanmış durumda olduğundan emin olabilirsiniz. Zira ana hikayeden kopmanıza izin vermiyor.
Deliver Us Mars inceleme
Önceki oyuna oranla hem daha geniş hikaye hem de kahramanın kişisel hikayesini sunuyor. Anlatıyı bozan tek şey, karakterlerin vasat modellemeleri. Özellikle anlamsız bakan ve kayan gözlerle dolu, ağız hareketlerinin "keşke hiç yapılmasaymış" dedirtecek animasyonları başı çekiyor. Halbuki oyun görsel olarak o kadar üst seviyede ki böylesine bir yetersizlikten, yapımcılar nasıl rahatsız olmadı anlayamadım.
Deliver Us Mars, hikayeden de beklendiği üzere harika grafikler sunuyor. Özellikle eşsiz ve geniş manzara sahneleri oyunun içine doğrudan çekiyor. Bu duruma daha oyuna başladığınız ilk andan itibaren dahil oluyorsunuz. Oyunu 21X9 monitörde oynadığım için, bu manzaralar benim ekranıma geleneksel 16X9 monitörlerden daha geniş yansımış olabilir. Ancak çözünürlüğü düşürdüğümde bile aynı keyfi aldığımı söyleyebilirim.
Deliver Us Mars inceleme
Yukarıda Kathy'nin flashbackler ile geçmişine dönüp, yeni yetenekleri elde ettiğimden bahsetmiştim. Bunlardan biri Tomb Raider'dan da hatırladığımız dağcı çekiçleri. Geri dönüşlerle bu çekiçleri nasıl kullanabileceğimizi öğrendikten sonra ilerleyen bölümlerde bu yeteneğimizi kullanıyoruz. Ancak genel olarak baktığımızda, oyunun ana kurgusunun hikaye anlatımı üzerine odaklandığını görüyoruz. Bu da oynanış ve mekaniklerin nerede ise yok denecek kadar az olduğu anlamına geliyor. Daha çok bulmaca çözmeye yönelik bir yapısı var.
Geliştiriciler bulmacalarla, ilk oyuna göre biraz daha fazla beyin zorlamayı talep etmişler. Bulmacalarda en büyük sorunumuz genelde enerji üzerine oluyor. Çalışmayan bir istasyonu hayata döndürebilmek için ya da gemimizde oluşan bir sorunu çözebilmek için bulmacaları çözmemiz gerekiyor. Bunun için de enerji ışınları yayan vericileri, alıcılara yönlendirmemiz gerekli. Doğru miktarda enerjinin hedefe ulaşıp ulaşmadığına dikkat etmek gerekiyor. Bu sebeple kimi zaman birden fazla vericiyi yönlendirmek gerekiyor. Kimi zaman zorlayıcı olabiliyor ve ilerledikçe daha da karmaşık hale geliyor.
Deliver Us Mars inceleme
Deliver Us Mars, karakterlerin yüz tasarımlarını bir kanera bıraktığımızda grafiksel olarak, özellikle bağımsız bir yapımcı için, son derece gelişmiş bir görsellik sunuyor. Unreal Engine ile geliştirilen oyun, motorun tüm nimetlerinden yararlanmaya özen göstermiş. Harika aydınlatma ve ışık oyunlarını fark etmemek mümkün değil. Ancak hatalar da bulunuyor. Bazen titreyen kaplamalar karşınıza çıkabiliyor. Bu da oyun deneyimimize doğrudan etki yapıyor elbette.
Ayrıca bulmacalarda da zaman zaman hatalar ortaya çıktı. Doğru çözdüğümden emin olduğum bir bulmacanın neden sonuçlanmadığını anlamak zorlu bir süreçti. Zira görsellik açısından çok tatmin olduğum için onun bir hata olabileceği epey bir süre sonra aklıma geldi. Ne zaman ki sinirlenip oyunu kapattım, bir süre sonra yeniden yüklemeye karar verdim, o zaman çözülen bulmaca bunun bir hata olduğunu gösterdi.
Ayrıca nadir de olsa arada çok ciddi FPS düşüşleri ile de karşılaştım. Normalde 95-100 arasında seyreden FPS değerlerim kimi zaman 10'un altına düştü. Bu durumlarda oyunun ayarlarını Epic'ten orta seviyeye çekerek kurtulabildim. Neyse ki oyun bu tarz değişikliklerde yeniden başlatmayı gerektirmedi.
Deliver Us Mars inceleme
Atmosteri doğru bir şekilde yansıtan arka plan müziği beni etkiledi. Kulağı çok yormayan müzikler ile süslenmiş oyun. Ayrıca çevrede sürekli olarak rahatszı eden ortam sesleri de bulunmuyor. Kimi oyunlarda her atlama, zıplama, koşma vs sesleri kimi zaman gerçekten çok rahatsız edici olabiliyor.
Deliver Us Mars sonuç olarak, ara sahnelerdeki karakter modellemelerindeki sorun nedeniyle daha zayıf başladığını söyleyebilirim, ancak ilerledikçe çok şey toparlıyor. Bir devam oyunu olarak kesinlikle iddialı. Her şeyi mükemmel bir şekilde yapmasa da anlatı oyunlarının tüm hayranlarına tavsiye etmekte tereddüt etmeyeceğim hoş bir yapım.
Deliver Us Mars inceleme
Deliver Us Mars inceleme
Deliver Us Mars inceleme
Deliver Us Mars inceleme
Deliver Us Mars inceleme
Deliver Us Mars inceleme
Deliver Us Mars inceleme
Deliver Us Mars inceleme
---------------
Puanlama sistemimiz kaldırılmadı. Mobilde siteyi yavaşlattığı için sunulmamakta. Masaüstünde görebilirsiniz ancak bu konuda çalışmalarımız devam ediyor.