Control AWE İnceleme

2019’un en iyi oyunlarından birisi olan Control AWE eklenti paketi (Altered World Event) ile uzun yıllardır yeni oyununu beklediğimiz Alan Wake’i konuk ediyor. Control AWE inceleme içeriğimizde bu paketin aslında satın almaya değip değmeyeceğine odaklanacağız. Alan Wake hayranlarının beklentilerini karşılamayı başarıyor mu? Alan Wake’i oynamayan oyuncular bu DLC’den bir şey anlar mı? Bir önceki DLC olan Control The Foundation’a göre ne gibi yenilikler getiriyor? Gelin birlikte bakalım. 

Yeni Alan Wake Oyununu Beklerken

2010 yılında Xbox 360 konsoluna özel olarak çıkan Alan Wake, korku-aksiyon oyunu severler tarafından büyük ilgi görmüştü. Tatile çıkan ünlü korku yazarı Alan Wake’in karanlık varlıklar ile verdiği mücadeleyi tecrübe ediyorduk. Bir oyun ve iki DLC paketinin ardından daha fazla hikaye isteyen oyuncular, spinoff oyunu olan American Nightmare'de istediğini bulamamıştı. Control'un yeni eklenti paketi AWE, Wake hayranlarının hikaye açlığını bir nebze gidermeyi vadediyor. 

Control içerisinde çeşitli belgelerde Alan Wake'in dahil olduğu Bright Falls olaylarına dair bilgiler gördüğümde “Belki buradan yeni oyuna hazırlık yapıyorlardır” diye düşündüğümü hatırlıyorum. AWE’nin çıkışına az bir zaman kalan, Alan Wake ve Bright Falls’da gerçekleşen paranormal olayları konu alacağını öğrendiğimde ise sevinmedim desem yalan olur. Bu yüzden benim gibi Alan Wake hayranlarını baştan uyarmam gerekiyor. Uzun zamandır beklediğiniz Alan Wake oyunu henüz gelmedi.

Control: AWE, stüdyonun “Remedy Connected Universe” evreninin ilk adımlarını atıyor. Remedy’nin başındaki isimlerden Sam Lake, stüdyonun gelecek oyununun “Remedy Connected Universe” isimli ortak bir evrende geçeceğini duyurmuştu. Control, Alan Wake ve bir ihtimal Quantum Break oyunlarını içinde bulunduracak olan RCU hakkında beklentilerimiz büyük ama şimdilik AWE’ye dönelim.

Uzun süredir kayıp olan ve öldüğü kabul edilen ünlü yazar Alan Wake’in sesi ana karaterimizi En Eski Ev’in Araştırmalar Bölümü’ne yöneltiyor. Alan Wake oyununda karşılaştığımız Dr. Emil Hartman’ın yakalanarak getirildiği Araştırmalar Bölümü uzun bir süredir kapalı ve dışarıdan kimse ulaşamaz durumda. Asansör ile bölüme ulaşıp içeri girdiğimizde ise bunun sebebini anlıyoruz. Araştırmalar Bölümünü saran karanlık varlıklar, büroyu ele geçiren Hiss ile karşılaşınca ortaya yepyeni bir tehlike çıkmış durumda. 

Işığı Gözünüze Tutmayın

Control AWE önceki paketlere göre daha karanlık, daha ürkütücü ve daha çizgisel bir oynanışa sahip. Ana oyun ve The Foundation boyunca mücadele ettiğimiz rakiplerin yanı sıra, gölgelere karşı da tetikte olmamız gerekiyor. Karanlık ve Hiss yüzünden bambaşka bir şekle bürünmüş olan Dr. Hartman’ın peşinde üç farklı sektöre giriyor ve doktoru durdurmaya çalışıyoruz. Bir yandan da kırmızı hat üzerinden bize ulaşmaya Alan Wake’in yazdıklarına şahit olma fırsatı elde ediyoruz. 

“Ben daha önce Alan Wake oynamadım, bu paketten bir şey anlamayacağım.” diye düşünenler varsa belirtelim, endişelenecek bir şey yok. Oyun içerisinde bolca Alan Wake içeriği bulunsa da, günün sonunda oynadığımız oyunun Control olduğunu biliyoruz. Değişime uğramış nesneler ve bunlardan kaynaklanan olaylara dair bir sürü belge ve ses kaydı mevcut. Bir tren, iki arcade oyun makinesi ve yiyecek makineleri gibi değişime uğramış nesneler bizi bekliyor. 

AWE ile birlikte oyuna yeni bir silah geliştirmesi daha eklenmiş. Surge adı verilen eklenti sayesinde maksimum üç patlayıcıyı bir zemine (ya da düşmana) yapıştırıp, istediğimiz zaman patlatabiliyoruz. Normalde ilk silah ve “Launch” yeteneğini kullanarak dövüştüğümden, dövüşe girerken tuzaklar kurup, düşman üstünden geçerken patlatma fikrini de çok sevdim. Havalandırmayı temizlediğimiz yan görevlerde ve son boss dövüşünde çok işe yaradığını da söylemem gerek.

Alan Wake’i temel alsa da oynadığımız oyunun hala Control olduğunu söylemiştim. Düşmanlarda da bunu görüyoruz. Alan Wake’de bulunan, ışık tutarak üstlerindeki karanlığı kaldırmadıkça zarar veremediğimiz “Taken” isimli düşmanlar ile karşılaşmıyoruz. Karanlığın oyuna etkisini Dr. Hartman ile olan karşılaşmalarımız ve bulmaca çözümleri dışında görmüyoruz. Karanlığın sürekli enerjimizi azalttığı ve Jesse’nin bir el feneri olmadığını da düşünürsek, etrafta sürekli projektör aramak bir miktar sıkıntıya sebep olurdu. Çevrede bulduğumuz portatif projektörler ile kapıları kapatan karanlığı ortadan kaldırmak ve jeneratörleri bulana kadar enerjimizi emen karanlığın içinde, korkunç bir değişim geçirmiş olan rakibimizden kaçmak ise başlarda ilginç geliyor. Neyse ki oyun çok uzun değil ve "Bir jeneratör daha aramak zorunda kalırsam oyunu kapatıyorum" dediğiniz noktada oyun sona eriyor.