ArtılarHer zamanki gibi oldukça eğlenceli, alternatifi yok
EksilerMonoton yapı PSP'de daha da belirgin olmuş
PlayStation 3 ile beraber duymaya başladığımız oyunlardan biri olan
MotorStorm (MS), iki oyunluk PS3 macerasından sonra bu defada güzide el
konsolumuz PSP’ye atladı. Aslında genel kanı PS3 için duyurulacak yeni bir MS
olsa da, garip bir şekilde PSP için çıkacağı açıklandı, tabii bu durumun PSP
sahiplerini oldukça memnun ettiğini söylemeye pek gerek yok. Oldukça oyunsuz
geçen bir dönemden sonra, PS3’de boy gösteren yapımların bir bir PSP’ye de
gelmesi, kesinlikle Sony’nin son zamanlarda almış olduğu en önemli kararlardan
bir tanesi diyebiliriz. Resistance, Gran Turismo derken, şimdi de MotorStorm.
Umarız PSP’nin arşivi hep böyle devam eder diyerek MotorStorm Arctic Edge’ye
geçelim.
Hava biraz bozdu sanki?
MotorStorm’un farklı ve bir o kadar özgür yapısı, birçok kullanıcının dikkatinin
kesildiği en önemli noktalardan biri, pist olamayacak kadar büyük,
yarışılamayacak kadar da engebeli bir yolda her türlü aracı kullanarak yarışma
fikri kulağa çok hoş geliyor. PS3’de oldukça başarılı olan ve iyi bir satış
grafiği yakalayan MS, PSP’de aynı özelliklerini mekan değiştirerek devam
ettiriyor. İlk önce tozun, toprağın bir birbirine karıştığı çöl benzeri bir yer,
ardından tropik bir ada ve şimdi de buzulların etrafında, hava sıcaklığının
eksiklere düştüğü yerlerde ve daha önce görmediğimiz farklı araçlarla
yarışıyoruz. Gerçi çamuruz, pisliğimiz yine eksik olmuyor, ama bu defa toprak
yerine karın üstünde gidiyor, tepemize taş yerine buz kütleleri düşüyor.
"Oyunun görsel kalitesi PSP için düşünüldüğünde oldukça başarılı."
Belirttiğim gibi oyun genel yapısını tamamen koruyarak PSP’ye taşınmış. PS3’de
mantık nasıl işliyorsa PSP’de de aynı mantıkla yarışıyor ve ilerlemeye
çalışıyorsunuz. Yarışların koyulduğu bir sistem mevcut ve siz yarışları ilk üç
içinde bitirerek, bir sonraki parkuru açmaya çalışıyorsunuz. Tabii yarışlar
MotorStorm’un klasik sistemi olan kolaydan zora doğru işliyor. Parkurlar ise
yine daha önceki oyunlardan hatırladığımız gibi birden fazla yolu barındıran ve
oldukça büyük mekanlardan oluşuyor. Bulunduğunuz parkurun kestirme yolunu
öğrenirseniz, ileride karşılaşacağınız zor yarışlar için size oldukça kolaylık
sağlayabilir. Bunun dışında engellerin yine fazla olduğu parkurlar olduğunu
söyleyeyim. Rakipleri tuzağa düşürebildiğiniz gibi sizde rakiplerin oyununa
gelebiliyorsunuz. Parkur sayısı ise oldukça fazla, ama yinede bir müddet sonra
ne yazık ki aynı pistleri oynamak zorunda kalıyorsunuz. Çünkü Arctic Edge’deki
yarış sayısı baya fazla, tabii doğal olarak oynanış süresi de uzun diyebilirim.